NYC’de bir tüketim dönemi…

Bir süredir gitmediğim New York’daki canlılık ve hareketliliği, 24 saat yaşamanın keyfini özlemiştim. Geçen yıl yaşanan ekonomik kriz nedeniyle Amerika’da ekonomilerin daralması, gelirlerin azalması, işsizliğin artması sonucu bugünkü durumu da doğrusu merak ediyordum. Yılbaşı nedeniyle iki hafta kalınca bu konuyu gözlemlemek ve yaşayan kişilerle konuşmak ve yaşamı incelemek fırsatı buldum.
New York bilindiği üzere özel bir dünya şehri. Uluslar arası kimliği fazlasıyla taşıyor. Her milletten insanın yaşadığı ve turist olarak ziyaret ettiği bir yapıya sahip. Böyle olunca, krizi ve tüketim azlığını anlamak mümkün olmuyor. Noel tatili nedeniyle, inanılmaz turist akınına uğramış. Şehirde neredeyse NYC’liden çok turist görebiliyorsunuz. Ve bu nedenle alışverişin çok yoğun bir dönemi yaşanmış oldu. Yılbaşı ve indirimler, çok cazip fiyatları ortaya çıkarmış. Birçok markanın ürününü çok uygun fiyata alabilme imkanı bulabilirsiniz. Böyle olunca, bütün turistler mağazalara adeta akın ettiler. Pazar günü bile inanılmaz kuyruklar oluştu. Kasalardaki sıra neredeyse alışverişi kesmeniz için bir sebep oluşturabilir.
Diğer yandan, Amerika’da herkesin yılbaşı nedeniyle hediye alması bir gelenek. Bu nedenle bir ay öncesinden Noel alışverişi çılgınlığı başlıyor ve yılbaşından sonraki hafta sona eriyor. Hediyeler yılbaşı öncesi veriliyor/alınıyor ve karşı tarafın hediye iadesi ise yılbaşından sonraki beş gün içinde yapılıyor, bu bir gelenek halinde.
Noel dönemi, mağazalara canlılık, hareket, ürün çeşitliliği ve stokların yenilenmesi, ciro artışları, istihdam yaratılması gibi yararlar sağladı. Turistlerin para transferleri önemli kaynak yarattı. Aktif bir tüketim dönemi yaşandı.
Bir başka açıdan bakıldığında, gıda ve yemek sektörü NYC’de her zaman çok zengin ve aktif bir sektör. Lokantalar, cafeler akşam saatlerinde her zaman dolu, sıra kuyrukları her zaman var.
NY’lulara göre, ekonomik kriz yaşam şeklini ve yatırımların yönünü tamamen değiştirmiş. Emlak çok düşmüş ama emlak alanların oranı da çok düşmüş durumda. Manhattan dışındaki bölgelerde kiralar düşmüş ancak, kişiler yer değiştirmiyor. Otomobil değiştirme sıklığı uzamış. Beyaz eşya, mobilya değişimi ertelenmiş. Kısaca, kriz nedeniyle menkul ve gayrimenkul yatırımları durma noktasına taşınmış. Böyle olunca, sektörlerde çalışanların gelirleri düşmüş, işsizlik artmış. Yani bir fasit daire gibi. Çalışanda para olmayınca ekonominin dönüşü sağlanamıyor.
Böyle bir ekonomik düzen içinde, gıda ve küçük tüketim alanları çok canlı. Her şeyin büyüğüne dayalı gıda sektöründeki tüketimi gözlemlemek lokantalar ve marketler aracılığı ile çok kolay. Bizde de öyle değil mi? Ekonomik kriz nedeniyle her şeyi kısıtlıyor ve erteliyoruz, ama gıda konusunda sadece lüks tüketimi yapmıyoruz.
Bir önemli nokta da NYC’liler halen ikiz kulelerin kötü hatırasından kurtulamamışlar. Yerine yenileri yapılıyor ama büyük bir hüsran yaratmış halk arasında. Dileriz, dünyayı etkileyen böyle üzücü olaylar hiç yaşanmaz.
Her şey bir yana, NY insanı ruhen doyuran bir şehir. Kültürel etkinlikler, müzeler, kendini sürekli yenileyen sanat faaliyetleri her zaman karşılanan konular değil. Bu nedenle de turistlerin yoğun ilgisi içinde. Bütün bunları bir iletişimci olarak yorumlarsak, aslında iletişimin bütün unsurlarını ve araçlarını kullanarak NY yaratılıyor. Dileriz İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti şapkasını taşıyarak yıllar boyu iletişimini iyi yapabilir ve dünyada ses getirir, çünkü fazlasıyla hak eder durumda.

Apple her zaman öncelikli
Teknoloji sektörü en canlı sektörlerden biri. Apple mağazaları, hem turistler hem de yerli halk için çok önem taşıyor. Çok fazla ziyaretçi çekiyor. Hizmet veren gençleri sayamadım bile. Ama güzel bir perakende sektörü örneği veriyorlar, iyi donanımlı satıcılarla sistemi yürütüyorlar.


Mağazada şemsiyemiz için torba
Yağmurlu zamanlarda bir mağazaya girdiğimde her zaman şemsiyem problem olur. Bazı mağazalarda kapıda şemsiye koyacak olmaz, bazı büyük mağazalarda koysanız çalınma ihtimali bulunur, elinizde taşısanız yağmur suları ürünlere sıçrar diye üzülürsünüz vs. Ben her zaman niye düşünülmez derdim, ama düşünülmüş. Şemsiyenizi sokuyorsunuz, plastik torba geçiriliyor ve kolaylıkla taşıyorsunuz. Ben bu aleti yeni gördüm, hemen paylaşmak istedim. Türkiye’de bu konuda bir girişimci bulunabilir bile…

Açıklama: 15.01.2010 tarihinde yayımlanan yazımdan...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

İzleyiciler